Anılar...

Ben yine alabildiğine senleyim.

Nedendir bilmiyorum bu aralar sık ziyaretine geliyorum,inan bundan hoşnut değilim fakat böyle,itiraz edemiyorum...

Zaman zaman geçmişe gidiyorum şuan olduğu gibi anılar canlanıyor gözlerimde,keşkeler düğümleniyor boğazımda ki onlardan sıra gelmiyor iyikilere.

Uzun geceler olsun istiyorum güneşi görmediğimiz,çünkü görmek demek güneşi,gündüz gözüyle görememek demek seni,hiç olmayanı !

Bazı an oluyor ki bırakmak istiyor insan kendini rüzgara,savrulmak istiyor ordan oraya çünkü hiç birşey gecenin ardından güneşin doğacağı,çiçeklerin kışa kalmayacağı veya her şarkının biteceği gerçekliği gibi sistematik olamıyor,ne yazık ki !

Olsun demekle olmuyor,gelsin demekle gelmiyor,kalsın demekle kalmıyor çünkü olmuyor gelmiyor kalmıyor !

Ama herşeye rağmen diyor ki insan;
"içimde ikinci bir insan gibi seni..."beklemek saadeti !
Çünkü yaşamak ciddi bir iş,çünkü yaşamak şakaya gelmez..

O yüzden yaşıyoruz,yaşamalıyız..

Sevgiyle güzelleşip büyüyerek,ama olsun be,böyle yokluğa sığınmakta güzel...
Şaka şaka,sadece şarkılar güzel belki,şiirler belki ama onun dışında herşey standart be,sen gel ki güzellik görsün şiirler de şarkılarda.

"Ey şiir arayıcısı ey esrik kişi 

Şu son dönemecini de aşınca gecenin
Doğacak gün artık gündüze ilişkin değil
Bu ağartı ancak yürekle karşılabilir
Bütün iş orda işte, ordan usturuplu geçmesini bil 
Tutsaksan ellerini sıvışır gibi zincirlerinden
Ve balyozla vursalar mısralarına
Soylu bir demir sesi yükselir
Soylu büyük ve mavi bir demir sesi

Ellerim gece yatısına çağrılmış 
Ve
Teleşsız görünmeye çalışan bir Kafka gibi

Yüzüm giyotine abone"

diyor şair,tüm anılarını ve sevgilerini sırtlayıp geceye göç ederken...

***
Bu nüsha en kıymetli ama bir o kadar da derin anılara gelsin! Ve var olsun anılarda kalıp,yaşlanmayacak olanlar !

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hoş gelişler ola eyyy 2019!

Mesafeler...

Olamayışın öyküsü...